8 Ocak 2018 Pazartesi

SİLİFKE-MERSİN TURU 2018



Merhaba bisikletsever ve doğaseverler;
12 kasım 2017 havanın sürüş için çok uygun olduğu bir günde Silifkeden sabaha karşı 05:00 de yola çıkıp Adana ya gerçekleştirdiğimiz tur da Mersinin içinde, aslında maksatımızın çay içmek olduğu ama uğradığımız yer börekçi olunca böreğinden de yediğimiz Sarıyer Börekçisi o tarihten bugüne grubumuz da böreğin tadından söz edeceğimiz bir yer olacaktı.
Ve öyle de oldu…
Yine hafta başında Pazar günü (07.01.2018) yapmak istediğimiz turla ilgili konuşmaya başlamıştık. Hafta boyunca yağan yağmur hafta sonu yerini güneşli bahardan kalma bir güne bırakacaktı. Bunun farkında olan bizler, tur yapmayı kafaya koymuş ve yapacaktık.. Ben hafta içinde işimden dolayı, çevre köyler de yaptığım gezilerde güzergahları not alıp belki Pazar günü bunlardan birine gidebiliriz diyordum. Haftanın son iş gününde, Cuma günü Mersin de börek yediğimiz Sarıyer börekçisine tur yapmaya karar verdik. Daha önce yaptığımız turların güzergahını neredeyse 1 hafta önceden belirleyince heyecanı da 1 hafta sürüyordu, bu güzergahı 2 gün önce kararlaştırınca heyecanımız da az da olsa sanki bir eksiklik hissettik hatta bunu Bilal arkadaşımız bize sordu “kimse de tur heyecanı yok gibi…” 


Aslında bizi daha çok heyecanlandıran bilmediğimiz yollardı benim fikrimce ve bu güzergaha 3. kez gidecektik. Bilmediğimiz ama sürerken fark edeceğimiz bir şey olacaktı yolculuğumuz da, ben Alpay’a yan yana sürerken “Alpay , bu Mersin yolunu ne kadar rahat gidiyoruz artık” diyecektim. Neden böyle diyebildiğimi biliyordum. Çünkü  Mersine yaptığımız ilk tur da kullandığım bisikleti kullanmıyordum ve grubumuz artık daha kondisyonlu ve daha az dinlenerek sürüyordu.
Pazar sabahı (07.01.2018) saat 06:20 yola çıkmıştık artık…
Pedallemeye başlayıp daha silifkeyi çıkmadan arkadaşlarıma durmalarını söyleyip soğuktan korunmak amaçlı kullandığım birkaç malzemeyi  çıkarmayı istedim. Arkadaşlarım her zaman söylerler “Koray hazırlanacak bir çay daha içelim, bir kahve daha içelim” diye  J  ama bu sefer kısa sürdü ve yolumuza devam ettik.
Tahminim 20-25 km/h hızla sürerken nereden geldiğini anlayamadığım bir enerjiyle, kendimi en önde ve arkadaşlarıma da en az 500 metre fark açmış buldum, ne yalan söyleyeyim bu durum beni gaza getirdi ve Narlıkuyu tepesine kadar durmayıp tepe de gelmelerini bekledim. Arkama baktığımda beyaz bir ışık ama gayet etkili bir ışık ortalama 15-18km/h hızla geliyordu bunlar arkadaşlarımdan başka kimse olamazdı. İlk önce Alpay geldi ardından 10 saniye sonra da Bilal geldi. Ve öğrendim ki arkamda kalmalarının sebebi Alpay arkadaşımın üşüdüğünden hız yapmamasıymış. Dönüş yolunda bunu bana daha iyi anlayacaktım.
Narlıkuyu tepesinde 5 dakika gibi kısa bir soluklanmadan sonra bizi en az 2 km lik çok güzel bir iniş beklemekteydi. Hepimiz farklı hızlarda inişimizi gerçekleştirip, Kızkalesi nde tek şeride düşen yolda tehlikeli bir geçişle, güneşin belli belirsiz, ama deniz üzerinde oluşturduğu turuncu çizgiyi görünce hemen arkamdan gelen arkadaşlarıma durun durun diye seslenip burada fotoğraf çekelim dedim. 



 Gayet gülme krizleri kahkahalar içinde fotoğraflarımızı çektik ve tekrar yola koyulduk.
Rotamızın 28. Km sinde güneş hala doğmamıştı ama kıpırdanıyordu saatimiz de 07:26 idi.




Fotoğraf çektiğimiz yerden 20 km sonra ihtiyaç molası verecektik. Erdemlinin içinde bir petrol de durduk ihtiyaç molamızı verdik ortalama 20-25 dakikalık molamızın ardından Alpay arkadaşımın da sürekli acıktım demesi üzerine yola koyulduk. Çünkü Sarıyer börekçisinden önce bir şey yememeliydi :)
Fotoğraf çektiğimiz yeri de sayarsak toplam 2 kere gidiş yönünde mola vermiş olacaktık. Bu bizim için bisiklet sürüşünde kondisyonumuzun ne kadar ilerlediğinin göstergesiydi. 80 km yolda 2 kere mola vermiştik. Akıllara şu soru gelebilir “hiç mi rampa yoktu?” ya da şöyle diyebilirsiniz “hee 80 km düz yol gitmişlerdir” ama 80 kmlik yolda muazzam rampalar da vardı tabi ki de , diyorum ya 40 turun üzerinde bisiklet sürmekten bu rampalar bizim grup için artık rampa değildi.
Sarıyer börekçisindeyiz… saat 09:30





Bilal arkadaşımızın olmasını istemediğimiz dizinde ki rahatsızlığından dolayı Alpay ve benden 10 dakika sonra geleceği ve Alpay’ın da çok acıkmış olmasından kaynaklı önden biz börek siparişimizi verdik. Şimdi Bilal arkadaşımızın rahatsızlığı birden olmadı tabi ki de 3 hafta önce ki 17 aralık 2017 Silifke-Erdemli-Karahıdırlı-Elvanlı turumuz da aynı sıkıntıyı yaşamış ve turu sıkıntılı da olsa tamamlamıştı. Bisiklet sporun da genel olarak rahatsızlıklar diz kapağı ve bacak kasların da yaşanmaktadır bu rahatsızlıklar sürüş öncesi ısınmamaktan ve genel olarak bisiklet sürmediğiniz zamanlar da egzersiz yapmamaktan kaynaklanabilmektedir. Düşünsenize 150 kmlik yol da diz kapağının ne kadar çok açılıp kapandığını ve bunu ısınmadan yaptığını. Olası sakatlanmaların önüne geçmek için bisiklet sürmeye dayalı egzersizleri ve ısınma hareketlerini mutlaka yapmalıyız, keyifli sürüşler için bu çok önemli. Eviniz de ya da evinize yakın bir yer de sakatlanmıyorsunuz evinizden km lerce uzaklar da sakatlanıyorsunuz bu oldukça can sıkıcı!!! Kısa ama önemli bir bilgiden sonra devam edelim…
Börekçi de çalışan arkadaşın “adanaya mı gidiyorsunuz yine” demesi bizi aradan 56 gün geçmesine rağmen hatırladığını gösteriyordu. Biz de hayır bu sefer sırf börek yemek için tur yaptık deyince şaşkınlığını gizleyemedi. Evet börekler geldi, sıcacık yumuşak ve tadının da dillerden düşürmediğimiz güzellikte olduğu börekleri görünce 80 km yi bisikletle geldiğimizi unutturdu bize. Börekleri Alpay arkadaşımla yerken bir yandan da Bilal arkadaşımızın durumunu merak etmekte umarız bir sorun olmaz demekteydik. Bilal arkadaşımız da geldi soluk almadan ona da aynı siparişi verdik. Bilalin börek hakkında ki yorumu bizim için önemliydi çünkü o ilk defa yiyecekti ve biz böreği öve öve bitirememiştik. Bilal “evet dediğiniz gibi güzel” dedi ve aslında Silifkede de böyle bir yer açılsa güzel olur diye de cümlesini tamamladı.



Karnımız doymuştu, tekrar hazırlıklarımızı tamamlayıp Mersin sahiline yola koyulduk. Sahilde birkaç noktada fotoğraf çekinip, her birimizin birkaç kez alışveriş yaptığı Decathlon mağazasına geçtik. Alpay arkadaşımızın soğuk kış şartlarında bisiklet sürerken kullanabileceği mont a baktık fakat mağaza da olmadığını fark edince mağazadan çıkıp filtre kahvelerimizi içeceğimiz kafeye geçtik. 









Kondisyonlu sürüşümüz ve mesafenin bizim için artık uzun gelmediğini bilmemizden kaynaklı oyalandıkça oyalanıyorduk. Kafe de yaklaşık 1.5 saat sohbet ettikten sonra saat 14:00 gibi dönüş yoluna geçtik.
Dönüş yolunda 63. Km de susanoğlunda enerji için çikolata alıp deniz kenarında yedikten sonra toplam 165 km lik turumuzu saat 17:00 de tamamladık. Unutmadan 165 km yolda hiçbir sıkıntı yaşamadık evime 1 km kala kendi hatamdan dolayı kulaklığım bisikletimin arka dişlilerine takıldı ve parçalandı bu da bana üzerimde sarkan ve bol duran bir şeyin olmaması gerektiğini bana öğretti sizlere de bu tecrübeyi aktarmadan edemedim. Bisiklet sürelim sürmekten keyif alalım dileklerimle.
                                                 

                                                   Kahve bahane bisiklet sürmek şahane...:)

YAZAR: Koray Taşcı

 Doğa birleştirir, doğa güçlendirir, doğa korur, doğa öğretir, doğada huzur buluruz .
  Bisikletli Doğa Gezginleri/Silifke







SİLİFKE-TOKMAR KALESİ TURU-ŞUBAT 2018

SİLİFKE-TOKMAR KALESİ TURU Yazar:Alpay Uysal          Merhaba sevgili bisikletçiler. 1 aylık aradan sonra dişe dokunur bi...